Masal 7. Nikaragua’lı Bit

Categories: Genel

Ormanda, hayvanlar arasında hararetli tartışmalar ve seçim konuşmaları bir hafta boyunca devam etti. Yaşlı Arslanın karşısına rakip olarak kim çıkabilir. Öyle bir aday olmalı ki seçimde Arslan ile başabaş mücadele etsin.

Heyecan zirve yaptı. Birkaç gün içinde Yaşlı Arslanın rakibi açıklanacak. Hayvanlar bu ikisi arasında seçim yapacaklar.

Yaşlı Arslan, yılların verdiği yorgunlukla halsiz düşmüştü. Artık eskisi gibi çevik ve zinde hallerinden uzaktı. Hantallaşmış vücudu ile ormanda asayişi ve düzeni sağlamaya gayret ediyordu.

Hayvanlar yeni dönemde yeni bir lidere ihtiyaç olduğunu açıktan açığa konuşmaya başladılar.

Bir gün sonra heyecanlı bekleyiş sona erecek ve aday belli olacaktı.

Ve o gün geldi.

Yaşlı Arslanın rakibi açıklandı.

Herkes çok güçlü bir rakip beklerken dağ fare doğurdu. Daha doğrusu dağ bit doğurdu.

Evet bu seçimde Arslan ile yarışacak hayvan herkesi hayrete düşürdü.

Arslan’ın rakibi Nikaragua’lı Bit.

Özel olarak getirildi ve Arslana rakip yapıldı.

Nikaragua’lı Bit, çok küçük olsa da arkasında çok büyük güçler onu destekiyordu.

Kurt dedi ki: “Ey ormanların sakinleri olan hayvanlar! Arslan’ın karşısına nasıl bir rakip çıkardınız. Hiç olmazsa Arslan ile boy ölçüşebilecek bir hayvan çıkarsaydınız.

Bu küçücük bit nereden çıktı.

Bu hayvan Arslan’a rakip olur mu?”

Hayvanların bir kısmı kurda cevap verdi:

“Sen bunun küçük olduğuna aldanma. Onun arkasında büyük güçler var.

Nikaragua’lı bit kereste fabrikası ile anlaştı.

Seçilirse ormandaki hayvanlara çok büyük imkanlar sunacak. Para konusunda hiçbir sıkıntı yaşamayacak. Fabrika sahibi ihtiyacı olan maddi desteği ondan eksik etmeyecek.”

Vaadleri inanılmaz şeylerdi.

Seçilirse orman bambaşka bir şekle bürünecek. Greyderler, dozerler, iş makinaları hazır bekliyor.

Ormanı kaldırıp buraya sosyal tesisler ve mesire alanları kuracak.

Kurt onlara hitaben: “Yazık size! Kendi sonunuzu hazırladığınızın farkında değilsiniz.”

Orman diye birşey bırakmayacak olan rakip her geçen gün kendine daha çok taraftar buluyor, Arslan’ın taraftarları sürekli azalıyordu.

Domuz dedi ki: “Ormanda ağaçların meyveleri dalların en ucunda. Yukarı çıkıp almakta zorluk çekiyoruz. Yaşlı aslan buna bir çare bulamadı. Bu seçimde Nikaragua’lı Bit’e oy vereceğim. Bu sene ormanda fazla yağış olmadı. Bu yüzden de Bit’e oy vereceğim.”

Seçim sabahı Arslan hayvanlara hitaben son konuşmasını yaptı: “Bu orman sizin vatanınız, özgürlüğünüz, birlikte güvenle yaşadığınız mekanınız. Çok ucuz sebeblerle bu zenginliği harcamayın.”

Sonra Nikaragua’lı Bit sözü aldı. O da var gücüyle seslenerek hayvanlara hitap etti: “Ben sizin için varım. Herşey çok güzel olacak. Ey genç hayvanlar! Size büyük bankalardan ve en meşhur tefecilerden bol miktarda para getirdim. Bana oy verin bu paralar sizin olacak.”

Sonra biraz durup hayvanların heyecanına ve gözlerinin parlamasına baktı.

Sözlerine şöyle devam etti: “Adalet getireceğim. Zenginlik getireceğim. Bu ormanı cennete çevireceğim. Arkamda sizin için herşeyi yapacak çok fedakar işadamları ve zengin yatırımcılar var. Fedakarlık yapmak için sizin kararınızı bekliyorlar. Bu ormanı mesire alanına ve sosyal tesislere dönüştürecekler. Size hayal dahi edemeyeceğiniz bir manzara sunacaklar.”

Konuşma bitti. Oylama yapıldı.

Az bir farkla Nikaragua’lı Bit başkan seçildi.

Ağaçlar kesilip kereste fabrikasına götürüldü. İş makinaları, dozerler orman alanını dümdüz ettiler.

Altı ay içinde ormandan eser kalmadı.

Domuzlar muhafız oldu. Başkaldıran hayvanların başı ezildi.

Bütün hayvanlar yurtsuz ve sefil bir vaziyete düştüler.

Bütün bu olanları çaresizce izleyen yaşlı Arslan kahrından öldü.

Nikaragua’lı Bit tehditler alıyorum. Canım güvende değil diyerek memleketine döndü.

Orman yok oldu. Hayvanlar dağıldı. Zaten Bite gerek kalmadı.

Kereste fabrikasının sahibi O’na Nikaragua’da etrafı güvenlik tedbirleriyle korunmuş bir köşk yaptırdı.

Nikaragua’lı Bit ülkesinde mutlu ve refah içinde konforlu bir hayat sürdü.

Lüks eşyalar ile keyiflendi. Lezzetli yemekler ile minicik midesini doldurdu.

Bir gün deniz manzaralı köşkünden yürüyüşe çıktığı esnada, büyük bir gürültü ile dev bir cismin kendisine doğru yaklaştığını farketti. Ormandan dağılan hayvanlardan biri olan Fil koşarak ona doğru geliyordu.

Nikaragua’lı Bit: “Fil kardeş ben ormanın başkanı Bit’im. Aman beni ezme. Beni tanımadın mı?” dedi.

Fil onu görmedi veya görmemezlikten geldi.

Nikaragua’lı Bit, kalın bacaklı Fil’in ayakları altında ezilerek can verdi.

Masalcı amca Abdullah

11.03.2023 Cumartesi

Bir Cevap Yazın