*Esma ile yaklaşmanın altı yolu:
O isimle dua,
O isimle zikir,
O isimle O’nu tanımak, ismin manasını bilmek,
O isimle O’nu sevmek,
O ismi kainatta okumak,
O ismin kendinde tecellisine mazhar olmak,
ile yakınlık kurulur.
*Esmada terakki, o isim ile dua, zikir, tefekkür, afaki ve enfüsi tecelliyi müşahede etmek, bilmek, tanımak ve tanıdığı kadar sevmek, muhabbet etmek, isme mazhar olmak, o ismin güzelliğini yakalamak ve o isme yakınlaşmak ve o ismin şefaatiyle makbul dualara kavuşmak ve Rabbi’ni razı etmek mümkün olur. Bu kimse artık o ismin velisidir.
*Her kulun haline uygun düşen ilahi bir isim vardır ki onun rabbi o isim sayılır. Kul bir bedendir. O’na tekabül eden ilahi isim ise onun kalbi gibidir. (el- Fütuhat 1, 41.- 42.) (İslam Ans. 11. Cilt, 404. Sh.)
*Esmanın güzellikleri hakkında Ebu Bekir İbnü’l- Arabi şöyle der:
1) Kullarda saygı hissi uyandırır.
2) Duada kabule vesile olur.
3) Huzur ve sükunet verir.
4) İnsana meziyet ve şeref kazandırır.
5) O’nun hakkında yeterli ve doğru bilgi edinmemizi sağlar.
(el- Emedü’l- Aksa) (İslam Ans. 11. Cilt, 404. Sh.)
99 Esma
*Tirmizi’de geçen 99 esma rivayetlerin en sağlamıdır.
(İbni Mace Şerhi- Dua 10. Cilt, 49. Sh.)
*İbn Hibban’ın Tirmizi’den farkı; el- Ehad ismi vardır.
*Hakim’in Tirmizi’den farkı; el- Ehad ve el Mugis isimleri vardır.
*İbni Mace’de Tirmizi’den farklı isimler:
el- Barr, el- Cemil, el- Kahir, el- Karib, er- Raşid, er- Rab, el- Mubin, el- Burhan, eş- Şedid, el- Vaki, Zü’l- Kuvve, el- Kaim, ed- Daim, el- Hâfiz, el- Fatır, es- Sami, el- Mu’ti, el- Kafi, el- Ebed, el- Âlim, es- Sadık, el- Munir, et- Tamm, el- Kadim, el- Vitr, el- Ehad. (İbni Mace Şerhi- Dua 10. Cilt, 51. Sh.)
İsm-i A’zam ve Tecelli-i A’zam
İsm-i A’zam iki ayette geçiyor. (Al-i İmran: 2.) (Bakara: 163.)
(Ebu Davud- Salat, Tirmizi- Da’avat)
***Allâhu Lâ ilâhe illâ huve-lhayyu-lkayyûm. (Al-i İmran: 2.)
***Ve-ilâhukum ilâhun vâhid. Lâ ilâhe illâ huve-rrahmânu-rrahîm. (Bakara: 163.)
—————————————————————
Rahman: A’zami, insanda ve Nefiste tecelli eder.
Rahim: A’zami, insanda ve Kalbde tecelli eder.
Hakim: A’zami, insanda ve Akılda tecelli eder.
Hayy ve Kayyum: Ruhda tecelli eder.
—————————————————————
Rahman: Nefislerin tadacağı, tanıyacağı ve tartacağı rahmet hazinelerini yaratandır.
—————————————————————
Rahim: Kalblerin tanıyacağı şekilde merhamet eden. Acıyan.
—————————————————————
Hakim: Akılların anlayacağı şekilde hikmetleri yaratan.
—————————————————————
Hayy ve Kayyum: Ruhu hayatlı ve kaim yaratandır.
—————————————————————
Halik: Yaratan. Yarattığı şeyin ayrıntılarını bilip takdir eden
Halik ismi, ilim, irade, kudret sıfatlarına raci olur.
Hallak: Sürekli yaratan manasınadır. Her daim yaratandır.
Bari: Yaratılacak şeyi fiilen meydana getiren. Uyumlu yaratan. Birbirine uygun, (indirgenemez komplekslik)
Bedi: Benzersiz yaratandır.
Fatır: İnşa ve terkib ile yaratan. Gökleri ve yeri altı günde yarattı.
*Gazali şöyle misal verir:
Halik projelendiren mimara,
Bari projeyi uygulayan mühendise,
Musavvir tezyinatçıya tekabül eder.
(bk. İslam Ans. Halik)
—————————————————————
Gafur: Günahları magfiret eden. Bağışlayan.
Gaffar: Günahları sürekli bağışlayan, tekrar tekrar bağışlayan
Afüv: Günahları silen.
Tevvab: Tevbe edip günahları terk edenin, tevbe eylemini kabul eden.
Günahların geri dönmemek üzere silinmesi Afüv ile olur. Allah affederse sen o günahı bir daha işlemezsin.
—————————————————————
Kahhar: Kahreden. Manevi ızdırablar içinde bırakan.
Cebbar: Cebreden. Bedenlere şiddetli azab veren.
—————————————————————
Adl: Adil olan. Mazlumların haklarını zalimlerden alandır.
Muksit: Bütün işlerini dengeli ve ölçülü yapan. Hak sahiblerine haklarını verendir.
—————————————————————
Rezzak: Rızık veren..
Mukit: Gıdaları veren. Bedeni kuvvetleri halk eden..
—————————————————————
Aliyy: Yüce.
Kebir: Büyük..
Azim: Azametli.
—————————————————————
Naim: Nimet veren.. Bütün mahlukata nimet verendir.
Rezzak: Rızık veren.. Bütün mahlukata rızık verendir
Kerim: Özel olarak ikram eden.. Kişiye özel gelen nimetler.
—————————————————————
Şafi: Maddi hastalıklara şifa verendir.
Muafi: Manevi hastalıklara şifa veren. Afiyet verendir.
Kafi: Bütün dertlere ve tasalara kafi gelen. Kurtarandır.
—————————————————————
Vahid: Tek olan. Güneşin ışığı tek olarak dünyayı aydınlatır.
(Her insanın bir yüzü vardır.)
Ehad: Bir olan. Güneş bir olarak semada görünür.
(Her insanın yüzü birbirinden farklıdır.)
—————————————————————
Rakib: Gözeten. Her şeyi gözetimi altında tutandır.
(Tesbit için tarassut. Amirin gözetimi.)
Müheymin: Gözetip koruyandır.
(Korumak için tarassut. Annenin gözetimi.)
—————————————————————
Vasi: Geniş ve müsaadekar. İlim ve rahmeti geniş olandır.
Basit: Genişleten. İnşirah veren. Rızkı genişletendir.
—————————————————————
Hayy: Hayatlı olan.
Muhyi: Hayat veren, ihya eden, dirilten.
—————————————————————
Ganiyy: Zengin.
Mugni: Zengin eden.
—————————————————————
Ganiyy: Kimseye muhtaç olmayan. Zengin. Müstağni.
Samed: Kimseye muhtaç olmayan. Her şey ona muhtaç olan.
—————————————————————
Hasib: Hesaba çeken.
Muhsi: Yarattıklarının sayısını bilen.
—————————————————————
Bais: Ölüleri dirilten.
Muhyi: Hayat veren, hayatı olan her şeyi dirilten.
—————————————————————
Kaviyy: Çok kuvvetli.
Kadir: Her şeye gücü yeten, kudreti her şeyi kuşatan..
—————————————————————
Vedud: Seven ve sevilen.
Veliyy: Sevdiği kulunu dost edinen.
—————————————————————
Rahim: Merhametli.
Rauf: Çok şefkatlidir. Kullarına karşı çok şefkatlidir.
—————————————————————
*Gafurun Afüv (Hacc: 60.)
Günahları bağışlayan Gafur’dur ve tamamen silen Afüv’dür.
Gafûrun Rahîm. (Hud: 41.)
Bağışlayan merhametli olursa bu daha güzeldir.
Alimun Halim (Hacc: 59.)
İlim istenir fakat hilim ile birlikte olursa daha faydalı olur.
Semiun Basir (Hacc: 61.)
Her şeyi işitir ve görür.
Aliyyul Kebir (Hacc: 62.)
Büyüklük yücelikle birlikte olursa fazileti daha fazla olur.
Latifun Habir (Hacc: 63.)
Çok şeyden haberdar olmak insana acı verir fakat lütüf olarak gelen haberler mutluluğa sebeb olur.
Ganiyyul Hamid (Hacc: 64.)
Zenginlik ancak hamd ve şükür ile birlikte faydalıdır.
Azizun Hamid (Sebe: 6.)
İzzet ancak hamd ve şükür ile birlikte istikamettedir.
Kaviyyul Aziz (Hacc: 74.)
Kuvvet izzet ile birlikte daha kıymetlidir.
Bu isimlerin tecellileri birlikte istenirse daha faydalı olur.
Bu yüzden ayetlerin sonlarında birlikte zikredilmiştir.
(Cevher İnci Altın)
Abdullah ÖZTÜRK
Bir Cevap Yazın