Unsurlar (Anasır-ı Erbaa)

Cenabı Hak insanı kainatın hulasası olarak yaratmıştır. Alemde olan herşeyin nüveleri insana derc edilmiştir.

Alem, ekberi insan olarak görünür. İnsan ise asgarı alem olarak mahiyetini gösterir.

Kainatın özü olan dört unsuru Cenabı Hak insanın vicdanına da yerleştirmiştir. Bu benzerlik, her ikisinin de aynı elden çıktığını ve aynı kudret tarafıından yaratıldığını, düşünen insanlara gösterir.

Bediüzzaman’ın bu meseledeki tesbitleri, isabetli delilleri ve kuvvetli hükümleri ihtiva etmektedir.

Risalei Nur’un müteaddit yerlerinde bu mahiyet izah edilmiştir. Bizim yapmamız gereken ise bunları biraraya getirmekten ibaret olacaktır.

Unsurlar: Alemdeki unsurlar: Hava, Su, Toprak, Nur.

1) Hava Unsuru: Emir ve iradenin arşıdır.

2) Su Unsuru: Fazl ve rahmet arşıdır.

3) Toprak Unsuru: Hıfz ve hayat arşıdır.

4) Nur Unsuru: İlim ve hikmet arşıdır.

(28. Lem’a, 20. Nükte)

Unsurlar: Vicdanın Anasır-ı Erbaası: İrade, Zihin, His, Latife-i Rabbaniye.

1) İrade: İbadetullah.

2) Zihin: Marifetullah.

3) His: Muhabbetullah.

4) Latife: Müşahedetullah.

Takva denilen ibadet-i kamile dördünü tazammun eder. Şeriat, şunları hem tenmiye, hem tehzip, hem bu gayatü’l- gayata sevk eder. (Hutbe-i Şamiye)

*Alemdeki unsurlar ile vicdandaki dört unsur arasında büyük bir benzerlik ve yakınlık vardır. Bu benzerlik ve yakınlık ise alem bir büyük insandır, insan bir küçük alemdir hakikatinin tefsiri ve izahı mahiyetindedir.

İrade: İbadetullah içindir. Emir ve iradenin arşı olan Hava unsuru ile irtibatlıdır.

Zihin: Marifetullah içindir. İlim ve hikmet arşı olan Nur unsuru ile irtibatlıdır.

His: Muhabbetullah içindir. Fazl ve rahmet arşı olan Su unsuru ile irtibatlıdır.

Latife-i Rabbaniye: Müşahedetullah içindir. Hıfz ve hayat arşı olan Toprak unsuru ile irtibatlıdır.

Kulun Allah’a en yakın olduğu ve müşahedetullaha dünyada en fazla mazhar olduğu yer olan secdede, alnımızı hıfz ve hayat arşı olan toprağa koyarak Allah’a yaklaşmaya çalışırız.

*Ya Rab, rabbani latifemi hüşyar eyle. Dünyada, kabir ve ahirette rabbani latifemi atıl bırakma. Müşahedetullah ile nasiblendir beni.

(Hulasa)