Sen Ömer’i Ne Zannettin?

Uykusuz geceler geçiren,
Medine sokaklarını gezen,
Günde yedi lokma yiyen,
Sen Ömer’i ne zannettin.

Allah için ne yaptın dedirten,
Her akşam ayaklarını döven,
Korkmadan hicret eden,
Sen Ömer’i ne zannettin.

Minberden Sariye’ye nida eden,
Yeryüzüne, seni döverim diyen,
Dini için namazda hançerlenen,
Sen Ömer’i ne zannettin.

Kurda koyun kaptırmayan,
Şeytanı korkutup kaçıran,
Fitnenin kapısını kapatan,
Sen Ömer’i ne zannettin.

Zühdüyle yücelip kutsilerden olan,
Geniş topraklara İslamı yayan,
On yılda dört bin cami yapan,
Sen Ömer’i ne zannettin.

On iki yamalı cüppe giyen,
On sene hilafette kalan,
Mecusi kiniyle bıçaklanan,
Sen Ömer’i ne zannettin.

Sona nazar, sevinç kapılarının anahtarıdır.
İnsanlar ancak komşularıyla tanınır.
Her canın çektiğini alman israftandır.
Bu sözlerin sahibi nasıl bir insandır.
Sen Ömer’i ne zannettin.

Karnım yarılsa da namazı bırakmam diyen,
Huzeyfe’ye kardeşim deyip gözyaşı döken,
Münafığın dişlerini sökmeye yeltenen,
Namazda Firavn’a hitaben kükreyen,
Sen Ömer’i ne zannettin.

Tevhidden hiç taviz vermeyen,
Rıdvan ağacını pervasızca kesen,
Münafığa korku salıp kahreden,
Divan teşkilatını tesis eden,
Sen Ömer’i ne zannettin.

Daha nebi gelseydi Ömer olurdu,
On sene daha kalsa dünya bizim olurdu,
Her zaman Kur’an’ı ve sünneti savundu,
Hukukun temellerini o kurdu,
Sen Ömer’i ne zannettin.

Ayet gelmeden hakkı söyledi,
Bedir’de küffarı kahretti,
Şura yöntemini o getirdi,
Altı kişiden halife seçtirdi,
Sen Ömer’i ne zannettin.

İşitti ayeti, cahili cezalandırmadı,
İşitti ayeti, hasta olup yatağa kapandı,
İşitti ayeti, namazda gözyaşını akıttı,
Öz evladına, had cezası uyguladı,
Sen Ömer’i ne zannettin.

Abdullah Öztürk

*Şia’nın ne çokluğu ne nüfusu ne iddiaları Ömer’i tezyif edemez. Ömer ameliyle, adaletiyle şiayı boğar. Tek başına O, şiadan daha çoktur. Karıncalar, böcekler, yerde yatan leşi kaplar. Ömer dipdiridir ve ayaktadır.

Abdullah ÖZTÜRK