***İsa: “Elohi, Elohi, lema şevaktani?”
“Tanrım, Tanrım! Beni niçin terk ettin? diye bağırdı.”
(Matta: 27/ 46.) (Markos: 15/ 34.)
Hz. İsa kurban olacağını bilmiyor muydu?
Eğer İsa’nın misyonu insanlığı kurtarmak için kurban olmak ise neden bu misyondan kaçmıştır? Neden misyonunu tamamlamak dururken Tanrı’nın kendisini terk ettiğini bağırarak ifade eder? Tanrı onu kurban olmak için göndermiş iken nasıl olur da bunu severek kabul etmez? Bu hadise karşısında Hz. İsa’nın tavrı ve duası, kurban olmayı kabul eden biri için hiçte uygun değildir. O halde ulul azim bir peygamber olan Hz. İsa hakkında Nasara’nın kurban yorumu geçersizdir ve abestir.
***Hepsi İsa’yı bırakıp kaçtılar. (Matta: 26/ 56.) (Markos: 14/ 50.)
Hepsi kaçtı ise olaya şahid olanlar ve aktaranlar kimler?
Onu öldürenlerin ve orada tesadüfen bulunanların sözlerine güvenebilir miyiz? Bunların sözleri İncil ayeti olur mu?
***Bu hadise Kur’an ayetlerinde şöyle bildirilir: “Halbuki onu öldürmediler ve asmadılar; fakat onlara, benzer gösterildi. Onun hakkında anlaşmazlığa düşenler, ondan yana tam bir şüphe içindedirler. O hususta bir bilgileri yoktur. Sadece zanna uyuyorlar. Onu yakinen öldürmediler. Hayır, Allah onu kendisine yükseltti.” (Nisa: 157.- 158.)
***İsa’yı ele veren Yahuda kendini astı. (Matta: 27/ 5.)
İncil’e göre Yahuda İsa ile eş zamanda öldü. Bu bilgi, Kur’an’ın benzer gösterildi haberinin üzerinde durulmasını gerektirir. Biraz tefekkür kabiliyeti olan bir kimse, İsa ve Yahuda’nın eş zamanlı ölümünden hareketle Yahuda’nın kendini feda etmiş olma ihtimalini düşünür. Madem, Yahuda pişman oldu, o halde kendini affettirmek için nefsini feda etmiş olamaz mı? Bu soru neden onların zihinlerinde canlanmıyor. Kur’an bu gerçeği ilan ve izhar ediyor: “Halbuki onu öldürmediler ve asmadılar; fakat onlara, benzer gösterildi.” (Nisa: 157.)
Vicdan ve Adalet
Masum bir insanı öldürmeyi kurtuluşun tek çaresi olarak görmek nasıl bir adalet anlayışıdır?
Tanrı kendi oğlunu öldürmeden insanları affedemez miydi?
İnsanları affetmesi için onların daha büyük bir zulüm işlemelerine mi ihtiyaç vardı?
Adalet terazisinde hıristiyan inancı çöküyor.
Vicdandaki adalet duygusu hıristiyan iddiasını çürütüyor.
Yemek yiyen,
Tuvalete giden,
Kirden temizlenen,
Su ile vaftiz olan,
İbadet eden, dua eden,
İnsanlar tarafından esir alınan,
Yakalanan, bağlanan,
İdam edilen,
Ölen ve dirilen biri
Asla tanrı olamaz.
Maide ve Matta Farkı
Arius ve taraftarları tevhide inanıyor, Hz. İsa’nın yoktan yaratıldığını ve ezeli olmadığını savunuyorlardı.
İskenderiye Piskoposu Alexander Matta İncil’indeki bir ayetten hareketle Arius ve taraftarlarını aforoz etti.
***Oğuldan başka hiç kimse babayı bilemez. Babadan başka hiç kimse de oğulu bilemez. (Matta: 11/ 27.) (Luka: 10/ 22.)
Bu ayeti delil getiren İskenderiye Piskoposu Alexander, Arius ve taraftarlarını 321 yılında topladı. Görüşlerinden vazgeçiremeyince aforoz etti. (Socrates, II, 32.)
(İslam Ans. 23. Cilt, 550. Sh.)
Halbuki, Maide Suresi 116. Ayet bunun tam aksini söylüyor.
Hz. İsa: “Ben senin nefsinde olanı bilmem.” diyor.
***Allah dedi ki: “Ey Meryem oğlu İsa, sen mi insanlara: “Beni ve annemi, Allah’dan başka iki ilah edinin” dedin?” “Haşa, dedi, sen yücesin, benim için gerçek olmayan bir şeyi söylemek bana yakışmaz. Eğer demiş olsam, sen bunu bilirsin, sen benim nefsimde olanı bilirsin, ben senin nefsinde olanı bilmem, gaybları bilen yalnız sensin.” (Maide: 116.)
***İncil profesörü Bart Ehrman diyor ki:
İncildeki değişiklikler İncil’in kelimelerinden daha fazladır.
***Bugün İncil nüshaları arasındaki farklılıklar 250 bine çıkmıştır. (İslam Ans. 1. Cilt. 502. Sh.)
Sual: İncilde tanrı birdir diye ayet var mı?
Elcevap: Evet var.
Sual: O halde Hıristiyanlar neden teslis inancındalar?
Elcevap: Aklı iptal edip, ruhbanı taklit ettikleri için.
Sual: Tevhid ayetleri hangileri?
Elcevap: Tevhidle ilgili İncil ayetleri:
***Ve tanrı birdir. (Galatyalılara Mektup 3. Bab 20. ayet)
***Tanrımız Rab, tek Rab’dir. (Markos 12. Bab 29. ayet)
***İsa ona, “Neden bana iyi diyorsun?” dedi, “Tanrı’dan başka kimse iyi değildir.” (Markos 10. Bab 18. ayet)
***Hiç kimse iki efendiye uşaklık edemez. Çünkü ya birine kin besler, öbürünü sever, ya da birine bağlanıp öbürünü küçümser. (Matta 6. Bab 24. ayet)
Sual: Sapmanın bir sebebi dil farkı olabilir mi?
Elcevap: İsa Aramice konuşurdu. Fakat en eski İncil metinlerinin tamamı Grekçedir. (İslam Ans. 1. Cilt. 501. Sh.)
***Kur’an’ın arapça nüshaları olmasa, en eski bulunan metin Türkçe meal olsa Kur’an’a itimad nasıl olurdu?
Matta ve Luka Çelişkisi
***Matta ve Luka İncilleri Hz. İsa’nın soyunu Meryem tarafından değil de, üvey babası Yusuf tarafından yürütmektedir. Bu açık bir çelişkidir. İsa, Yusuf’un oğlu değilse nasıl babası olarak yazılabiliyor? Bu da İnciller’deki çelişkilerden bir tanesidir. Üstelik bu çelişki, daha ilk başta Matta İncil’inin 1. Bölümünün 1. Ayetinden başlar.
***Soy kütüğünde Matta’da 40 isim varken Luka’da 55 isim var.
Matta’nın, zikrettiği isimlerden 23 tanesini Luka hiç zikretmiyor.
Luka’nın, zikrettiği isimlerden 38 tanesini de Matta hiç zikretmiyor.
Hz. İsa’dan Hz. İbrahim’e kadar iki İncil’in ittifak edebildiği sadece 18 isim vardır.
Biri doğru ise diğeri yanlış demektir.
Dört İncil’deki çelişkiler hıristiyanların da görüp bildikleri bir gerçek.
(Cevher İnci Altın isimli kitaptan)
Doğu ve Batı
Doğu ağlar, batı yer.
Ağlamak kaderidir doğunun bütün zamanlarda,
Batıdan gelir zulüm, saldırmak ve yağmalamakla,
Batı yer pisletir dünyayı, doğu ağlar temizler kıtaları.
Gözleri buğuludur doğunun dokunsan ağlayacak,
Batının gözleri aç kurt gibi kıpırdasan saldıracak.
Bir el uzanır doğudan sarılır, kuşatır, ısıtır insanlığı,
Batıdan çıkan ağız saldırır, parçalar, ısırır insanları.
Doğunun gözyaşlarıdır dünyayı temizleyen,
Acıları ve zahmetleridir kıyameti önleyen.
Yeryüzünü kirleten batının yiyip çıkardıkları,
Dünyayı yaşanmaz kılan zulüm ve hırsları.
Doğuda doğdu insan,
Batıya gönderdi evladını,
Zulümle döndü batıdan,
Yabancılaşınca, batı koydu adını.
Elinde silahı, kılıcı ve mavzeri,
Doğunun kucağına dönüp geldi,
Yattığı kucağa oturdu sapladı hançeri,
Akan kanı içip güçlendi ve kibirlendi.
Mal bulmuş mağribi gibi saldırdı,
Gözü dönmüş kurt gibi hırslandı,
Saldırdıkça daha da güçlendi,
Güçlendikçe daha da saldırdı.
Batının insanı kendini evrimleşmiş zanneden goril,
Doğunun insanı gorilin hor görüp aşağıladığı insan,
Heyhat doğu ile batı arasında uzaklık ne kadar?
Doğu ile batı arasındaki uzaklık kadar.
Abdullah Öztürk
Bir Cevap Yazın